Menü

Kore DiziJapon DiziKendi KalemimdenKitap Yorumu Melankolik Masallar Mim Kore FilmJapon FilmKendi SesimdenAnime Günlük Mevzular Johnny Deep

Translate

18 Ocak 2016 Pazartesi

PERFECT PROPOSAL / Mükemmel Teklif






2015 yapımı bir Güney Kore filmi Mükemmel Teklif. Tüm filmi tahmin edebildiğinizi düşünüp sonra ters köşe yapanlardan, izlemenizi tavsiye ediyorum. Bir süredir film veya dizi izlememiştim benim için de güzel bir başlangıç oldu.

17 Ocak 2016 Pazar

17 BLOGGER 1 HİKAYE/ BÖLÜM 1: KAYIP





Uysal bir eylül akşamına uymayan hoyratlıktaki hava, çıplak bacaklarını yalayıp vücudunda ürpertiler oluşturarak içini doldurdu. Sırtına batan soğuk ve ıslak taşların acısıyla huzursuzca kıpırdandı, kuş tüyü yatak beklentilerini örseleyeli çok uzun zaman oluyordu ama bu kadarı şimdiye dek başına hiç gelmemişti. Ne ile karşılaşacağını az çok tahmin etse de gerçeği birkaç saniye de olsa ötelemek için gözlerini daha sıkı kapattı.

Zaman çoğu şeyin ilacıydı ancak kısa vadede pek işe yarar olduğu söylenemezdi ve birbirine vurduğunda pembe bulutlarda uçacağı sihirli pabuçları aramayı uzun zaman önce bırakmıştı.

El yordamıyla biraz doğrulup nihayet gözlerini açtığında önündeki manzara karşısında biraz korku ve bolca merak duyguları sarmaladı ruhunu; ıssız bir sokağın ortasında öylece oturuyordu. 

Hiçliğin içinden kendini toplamaya aşinaydı zaten, çocukluğundan beri hafızasının es geçtiği zamanlarla boğuşuyordu ama bu...  bu gerçekten tuhaftı.

16 Ocak 2016 Cumartesi

Etkinlik: HAYDİ BERABER BİR HİKAYE YAZALIM #2




Öncelikle etkinliğe katılan tüm blogger dostlarıma teşekkür ediyorum. Açıkçası bu kadar katılım olacağını düşünmemiştim, gerçekten çok mutlu oldum ve de ortaya çıkacak hikayeye karşı merakım katlandı.

Bu yazımda ise yazacağımız bölümler konusunda bilgilendirme yapmak istiyorum.

13 Ocak 2016 Çarşamba

Melankolik Masallar #2





Her zaman elde olmayanı mı ister insan?

Gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyleri düşlemek doğasındaki mazoşistlikten mi ileri gelir yoksa?

Çocukken büyümek, olgunluk çağına erdiğinde ise geri dönmek...

Belki de yaşlı doğmalıydı insan, şu meşhur filmde olduğu gibi... Yaşlı doğmalı ve genç ölmeli.

Ancak böyle mümkün olurdu belki de doğru yaşamak.

Tecrübeyle doğduğunda tecrübesizliği tecrübe etmek daha büyük keyif olurdu belki de. 

Emeklilik için çalışmak yerine çocukluk için biriktirmek...

Ve dahası günahkar doğup saf ölmek...


10 Ocak 2016 Pazar

Etkinlik: HAYDİ BERABER BİR HİKAYE YAZALIM



Geçenlerde, söz konusu geçenler 5-6 aya varan bir süreci kapsıyor, bir blogger arkadaşımın (kocaman özürlerimi sunuyorum şimdiden ama kim olduğunu hatırlayamadım.) blogunda görmüştüm bu tarz bir etkinliği.

Çok çok çok önceleri de bir siteye üyeyken orada yapıyorduk bu tarz şeyler.

Olay şundan ibaret:

Gönüllü olan blogger arkadaşlarımla beraber bir hikaye yazacağız. 
Her bölümü farklı bir arkadaş yazacak ve kendi blogunda yayımlayacak. 
Diğer bölümlere erişmek için hikaye bölümlerinin sonlarına arkadaşlarımızın hikayelerinin linklerini koyacağız.
Böylece hepimizin katkısıyla güzel bir hikayemiz olacak.

Eh öyleyse var mı benimle beraber bir hikaye yazmak isteyen?

On Blogger Bir Hikaye etkinliğine katılımlarınızı bekliyorum arkadaşlar. 

Katılmak için bir yorum yerli ve son gün 15 Ocak Cuma. 



8 Ocak 2016 Cuma

Unutulmaz Türk Filmleri -- AĞIR ROMAN



"Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye; zaman ki sana hasta olmuş, 
incelikli haytasın!
Nüksederken mahallenin maşallahı- eyvallahı,
güzelleş be oğlum!
Şimdilik ölümüne kadar hayattasın.
Şimdilik, ölümüne kadar hayattasın..."


Dün bilmem kaçıncı kez Ağır Roman'ı izlediğimde, beni çok etkileyen ve izlenmesi gerektiğini düşündüğüm Türk filmlerini paylaşmak istedim. 

Ve ilk sırayı da tabi ki... Gönlümün birincisine verdim :)

Her izlediğimde sanki ilkmiş gibi hissettiren filmlerden bir tanesi Ağır Roman. İnsan daha ne olduğunu anlamadan etkisi altına girip, dalıveriyor Kolera'nın cehennemine. 

Diğerleriyle -hayat kadınları, esrarkeşler, eşcinseller, tinerciler, hırsızlar, gafticiler...- dolu Tayyare Sokak'ta yaşananlar içine işliyor insanın. 

Hiç boş tip yok, her bir karakterin kendine özel dünyası ve kapladığı bir alan var filmde bu da hepsini ayrı ayrı değerli kılıyor.

Özellikle Okan Bayülgen, Salih karakterini çok iyi canlandırmış zaten bu adamın tüm filmlerini seviyorum ben :) Ayrıca Aysel Gürel, Müjde Ar ve Mehtap Ar'ı da aynı filmde görmek güzeldi.

Kasvetli, ağır yapısı, mükemmel replikleri, sahnelerle uyumlu iç acıtan müzikleri... daha ne söylenebilir ki? Kesinlikle izlenmeli.

Bu arada, yönetmenliğini Mustafa Altıoklar'ın yaptığı 1996 yapımı film, Metin Kaçan'ın aynı adlı romanından uyarlanmış.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
Tasarım : Merve Canbaz